Organ bağışı ile yeniden hayata dönenler

Organ bağışı ile yeniden hayata dönenler

Gülben Ergen, bu hafta böbrek, karaciğer ve kornea nakliyle yeniden hayata dönenlerin hikayesini dinledi.

Yıllar önce tüm organlarımı bağışladım. Bedenim bu dünyadan göç ettikten sonra insanlara sevinç verebilmek için. Bu büyük imkanın önündeki “gereksiz” yasal önlemi ise yeni öğrendim.

Yasalar, organlarımı kendi kararımla bağışlasam bile aile yakınlarıma soruyor ve o üzüntülü anda ailem “Hayır almayın organlarını” derse maalesef bu kararım geçerli sayılmıyor. İnsan psikolojisine ne kadar aykırı bir durum… 
Kim bir yakınını kaybetse, o en zor zamanda sorulacak en ağır soru olarak gelebilir bu. O anın duygusallığı ile. Kişi kendi kararı ile imzasını vermiş, organlarını bağışlayarak bir sevaba girmiş, bunun için gerekli olan prosedürü yerine getirmiş ama hepsi çöp olabiliyor. 
Bu hayatta insan bedeninin ne denli geçici olduğunu bilenler için bir fırsattır, müjdedir, sevinçtir organ bağışı… 
Aslolanın yürek, düşünceler ve ruhun sonsuzluğu olduğunu bilenler, dışını süslemekten, içini süslemenin hazzına varanlardır…

* Geçmiş olsun. İki hafta önce böbrek nakli olmuşsunuz. Nasıl başladı hastalığınız?
– Seda: Bir yıl önce gebeliğim sonucu tansiyon rahatsızlığım oldu. Ardından böbreklerim hasar gördü. 29 yaşındayım. 
6 aylık hamileydim buraya geldiğimde. Hem böbreğimi hem bebeğimi kaybettim. 
Bir yıldır ilaç tedavisi görüyordum. İki hafta önce böbrek naklim gerçekleşti.

* Nakil için beklediğiniz bir süre oldu mu?
– Seda: Olmadı çünkü kayınpederim bana böbreğini verdi. Önce dayım verecekti ama onun tansiyonu olduğu için olmadı. 
Allah razı olsun kayınpederim hiç düşünmeden verdi. 

* Çok etkileyici bir şey… Sami Bey gerçekten sizden Allah razı olsun. Tek evladınız mı var?
– Sami (Kayınpeder): Üçüzlerim var. İki erkek biri kız. Dördüz doğdular ama biri yaşayamadı. Oğlum kan grubumu sordu. 
Sonra Seda’ya uyduğunu öğrendik. Bir dakika bile tereddüt etmedim.
– Doç. Dr. Volkan Tuğcu: Önce kan grubuna sonra doku uyumuna bakıyoruz.

Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Böbrek Nakli Kliniği Ekibi

KENDİME GELİNCE İLK SÖZÜM ŞU OLMUŞ:

“ANNE ACABA ORGANLARIMI BAĞIŞLAYABİLİR MİYİM?”

* Karar verdikten sonra tek böbrekle nasıl yaşayacağım diye doktora sordunuz mu?
– Sami: Hocamız bizi yeterince aydınlattı. Ama ben zaten gözüm kapalı verdim. 
– Doç. Dr. Volkan Tuğcu: Tek böbrekli biri çift böbrekli biri gibi olmaz. Kendini susuz bırakmaması, sigara, alkol gibi şeylerden uzak durması gerekli. Bir de böbreklere zarar veren ağrı kesicileri kullanmamaları lazım. Belirli diyetleri vardır. 

* Ameliyatlarınız zor mu geçti?

– Sami: Ameliyattan sonra sadece bir gün gaz sancısı çektim. Onun dışında çok şükür hiçbir sıkıntım olmadı. Sanki hiç ameliyat olmamış gibiyim.
– Seda: Çok iyi geçti. İki gün sonra kendime geldim. Çok ağrı çekmedim. İki hafta olmasına rağmen şu anda çok iyi hissediyorum.

* Organlarını bağışlamayan insanlar için nasıl bir çağrıda bulunursunuz?

– Seda: Bir insanın hayatını kurtarmak herkesin hayatını kurtarmak demektir.
Ben herkesin organlarını bağışlamasını istiyorum. Ameliyattan sonra kendime gelince ilk lafım şu olmuş: “Anne, acaba ben organlarımı bağışlayabilir miyim?” Bunun önemini çok iyi anladım.

 TÜRKİYE’DE İLK DEFA ROBOTİK BÖBREK NAKLİ AMELİYATINI YAPAN  DOÇ. DR. VOLKAN TUĞCU ANLATIYOR 

BÖBREK ÇIKINCA HASTALAR PİYANGO VURMUŞ GİBİ SEVİNİR

* Türkiye’de ilk kez robotik böbrek nakli operasyonunu siz yapmışsınız. Nasıl oluyor robotik böbrek nakli?
– 2009 yılında hastanemize Da Vinci robotu geldi. O zamandan beri prostat, mesane ve böbrek kanseri ameliyatlarını robotik cerrahi ile yapıyoruz. Geçtiğimiz aralık ayının sonunda robotik cerrahi yöntemiyle böbrek nakli yapmaya başladık.

Prof. Dr. Volkan Tuğcu

* Robotik böbrek naklinin özelliği nedir?
– En önemli özelliği içeriyi 10-15 kata yakın büyütmesi. Bu çok önemli bir avantaj. Damarları çok iyi görüyorsunuz. İkincisi el ne kadar titremese de bir titreme payı vardır. Ama robotta titreme yoktur. Robotun kolları istediğiniz yere girebiliyor. Hastalar da çabuk ayağa kalkabilmek için Da Vinci’yi tercih ediyor. Üç gün sonra taburcu oluyorlar. Bir lenf sıvısı vardır. Hem alıcıdaki böbrekte hem de o damarların kenarında. Bu sıvı açık cerrahide birikme yapıyor. Bir daha ameliyat geçirmek zorunda kalabiliyor hastalar. Ama robotta lenf sıvısı birikmiyor.

İlginizi Çekebilecek İçerikler